Genel Haberler

Yerli üretim sondaj arama cihazı ile kesin çözüm buldu

14/10/2024, 15:32

Manisa’nın Salihli ilçesinde yaşayan aslen Elazığ’lı olan Feyzi Gülbaş (59), uzun süre üzerinde çalıştığı ve adını jeoradar koyduğu cihazı ile su taşıyan büyük fay hatlarını, kuru fay hatlarını, derin tatlı suları buluyor. Jeopetra ismini koyduğu diğer yeni icadı cihaz ile petrol kaynaklarını %100 kesin ve olarak tespit ediyor.

Türkiye genelinde 2014 yılların da 400 bayii ile hizmet veren Aydın Nazilli merkezli Osmanlı Motor’un sahibi Feyzi Gülbaş, Frankfurt Üniversitesi Makine Mühendisliği Fakültesi son sınıf öğrencisiyken Almanya'daki ırkçılık faaliyetleri nedeniyle okulunu bırakmak zorunda kaldı. Türkiye'ye döndüğünde çevresindeki insanların 'başarısız su sondajı' hikayeleri yüzünden bu sektöre girdi.

Küçüklükten beri ilgi duyduğu alanda araştırmalar yapan Gülbaş, aldığı makinacılık eğitimi doğrultusunda sanayi sitesine gitti ve tornacı, kaynakçı ve lehimci ustalarının desteğiyle bir 'su arama cihazı' geliştirdi.   

Kendi geliştirdiği ve 'jeoradar' adını verdiği cihazla su aramaya başlayan ve yüzde 100 oranında başarı sağlayan Feyzi Gülbaş, kısa sürede ülke genelinde yeraltı suları çıkarmak isteyenlerin aradığı isim oldu. Mersin'de büyük bir firmanın 2'si yurtdışından getirilen 20'yi aşkın mühendisle yaptığı su bulma çalışmalarının 37 kez başarısızlıkla sonuçlanması ve ardından Gülbaş'ın kendi geliştirdiği cihazla aranan suyu bulması, nâmını daha da büyüttü. Ondan su danışmanlığı alanlar, tek sondajla suya ulaşabiliyor ve defalarca sondaj yaptırıp büyük masraflarda bulunmak zorunda kalmıyor.          

Çevresinde su uzmanı 'su profesörü' olarak bilinen Gülbaş: " Yaklaşık 15 yıldır yeraltı sularını tespit ediyorum. İlk başlarda bu işe hobi olarak bakıyordum ancak çalışmalarımın başarılı olması ve geliştirdiğim cihazla yüzde 100 sonuç almam, bu işi profesyonel olarak yapmama neden oldu. Özellikle son 2 yıldır Türkiye genelinde birçok il ve ilçede su arama çalışması yaptım. Köylere ve belediyelere ücretsiz danışmanlık hizmeti yapıyorum. Ancak ticari faaliyet için su çıkarmak isteyenlere ücret karşılığı hizmet veriyorum. Birçok alanda kullanılan epik cihazlarla su aramak mantıklı değil, çünkü tam sonuç vermiyor. Eski değnek yöntemi ise daha çok fay hatlarını gösteriyor ve çok karmaşık fay hatlarının bulunduğu ülkemizde bu da pek sonuç vermiyor. 40 denemeden 1'i isabet ediyorsa, 39'u isabet etmiyor. Bu konuda gelişmiş ülkelerde de kesin sonuç veren bir teknoloji yok. Ancak ben sanayide yaptırdığım kendi cihazımla yüzde 100 başarı elde ediyorum. Cihazımın, suyun frekansına duyarlı bir adaptörü var, ondan faydalanıyorum. Bu konu biraz da biyoenerjiyle ilgili; benim cihazı başkaları kullandığında bendeki kadar iyi sonuç alamıyorlar. Bu güne kadar 'su yok' şeklinde rapor verilen birçok yerde su çıkardık. Sondaj maliyetleri çok yüksek. Bu nedenle çiftçimiz, köylümüz eski yöntemlerle kesinlikle sondaj çaktırmamalı. Yeryüzünde 3-5 metrede bir örümcek ağı gibi büyük ve küçük fay hatları var. Bu fay hatlarının tespitlerimize göre yüzde 97'si kuru, yüzde 3'ünde su var. 'Su buluyoruz' diye ün yapmış, televizyonlara çıkmış bazı kişilerin kullandıkları yöntemin de değnekten fazla bir farkı yok. Çünkü suyun miktarını bilemiyorlar. Birçok yerde küçük fay hatlarındaki su sızıntılarına sondaj çaktırdıklarına şahit olduk. Yazık olmuş, emekler boşa gitmiş, suyu bulmuş ama kıymeti yok" dedi.

DSİ SU POLİTİKASINI İVEDİLİKLE DEĞİŞTİRMELİ

Kuraklık konusunda bu alanda önemli tespitleri olan ve bu önerilerini yetkili isimlere de gönderdiğini belirten Gülbaş, "DSİ'nin uyguladığı su politikasını ivedilikle değiştirmeli. Sondaj ruhsatlarının yasaklandığı bölgelere yeniden izin verilmeli. Ülkemizde yeraltı derin su kaynaklarımızın yüzde 90'nı ya denizlere, ya da başka ülkelere boşa akmaktadır. Ayrıca ülkemizdeki yüzlerce kilometre uzunluğunda ve yüzlerce metre derinlikte büyük deprem fay hatları vardır. Bu deprem fay hatlarının her biri onlarca HES çalıştıracak, milyarlarca metreküp su taşımaktadırlar. Bu suları gün yüzüne çıkartırsak, ülkemize asırlarca yetecek suya kavuşabiliriz. Uzun süre üzerinde çalıştığım, adını “jeoradar” koyduğumuz cihazımız ile su taşıyan büyük fay hatlarını, kuru fay hatlarını, derin tatlı suları ve adını “jeopetra” koyduğum yeni icat ettiğim cihaz ile petrol kaynaklarını %100 kesin ve olarak tespit ediyoruz" diye konuştu.